Piri Reis Üniversitesi’nde 1 Temmuz Kabotaj Bayramı Coşkusu

Piri Reis Üniversitesi, Türkiye’nin denizlerdeki egemenliğinin sembolü olan 1 Temmuz Kabotaj Bayramı’nı anlam ve coşkusuna uygun bir şekilde kutladı. Üniversitenin Seminer Salonu 1’de düzenlenen tören programı, denizcilik alanında Türkiye’nin bağımsızlık sürecine ışık tutan sunumlarla zenginleştirildi. Etkinlikte akademisyenlerin yaptığı konuşmalar, hem denizcilik tarihi hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin denizcilik politikaları açısından katılımcılara kapsamlı bir perspektif sundu.

Saygı ve Minnetle Başladı

Tören saat 10.30’da Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Türkiye’nin denizlerdeki bağımsızlık mücadelesinin sembolü olan Kabotaj Kanunu’nun yıl dönümünde, denizcilik camiasını bir araya getiren bu anlamlı günde, katılımcılar ortak bir bilinç ve milli gurur duygusuyla salonu doldurdu.

Prof. Dr. Ergün Demirel’den Açış Konuşması

Programın açış konuşmasını Piri Reis Üniversitesi’nin deneyimli akademisyenlerinden Prof. Dr. Ergün Demirel yaptı. Konuşmasında Kabotaj Bayramı’nın denizcilik tarihindeki yerini ve bu yasanın Türkiye’nin ekonomik ve siyasi bağımsızlığı açısından önemini vurgulayan Demirel, “Kabotaj Kanunu, yalnızca bir denizcilik düzenlemesi değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin denizlerdeki hâkimiyetini ilan ettiği bir semboldür” ifadelerini kullandı.

Kabotaj Bayramının Tarihsel Önemi

Açış konuşmasının ardından söz alan yine Prof. Dr. Ergün Demirel, bu kez “Bir Temmuz Kabotaj Bayramı’nın Önemi” başlıklı sunumuyla katılımcılara hitap etti. Sunumunda, Kabotaj Bayramı’nın tarihsel kökenleri, 1926 yılında yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu’nun içeriği ve bu yasanın ekonomik bağımsızlık üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde ele aldı.

Kabotajın Tanımı ve Güncel Uygulamaları

Doç. Dr. Kâmil Özden Efes ise “Kabotaj Tanımı ve Uygulamaları” başlıklı sunumunda, kavramın hukuki ve ticari boyutlarını değerlendirdi. Kabotajın yalnızca kıyı taşımacılığı değil, aynı zamanda milli ekonomiye katkı sağlayan stratejik bir sektör olduğunu belirten Efes, uygulamada karşılaşılan zorluklara ve çözüm önerilerine de değindi.

Atatürk’ün Denizcilik Vizyonu

Dr. Öğr. Üyesi Uğur Baran Hanağası ise “Atatürk ve Denizcilik” başlıklı konuşmasında, Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün denizciliğe verdiği önemi, onun politik vizyonu ve stratejik öngörüsüyle birlikte sundu. Atatürk’ün “Denizciliği Türk’ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyız” sözünü hatırlatarak, genç nesillere denizcilik bilincinin kazandırılmasının önemine dikkat çekti.

Kabotaj Kanunu ve Montrö Sözleşmesi Arasındaki İlişki

Son olarak Piri Reis Üniversitesi Kültür Sanat Sorumlusu Müdürü T. Necmettin Özçelik, “Kabotaj Kanunu ve Montrö Sözleşmesi” başlıklı sunumuyla Türkiye’nin denizcilik haklarını uluslararası düzeyde güvence altına alan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Kabotaj Kanunu arasındaki stratejik ilişkiye odaklandı. Özçelik, bu iki hukuki belgenin birlikte değerlendirilmesiyle Türkiye’nin denizlerdeki bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinin daha iyi anlaşılabileceğini ifade etti.

Törene Yoğun İlgi

Törene Piri Reis Üniversitesi akademik ve idari personelinin yanı sıra, öğrenciler ve denizcilik sektöründen temsilciler de yoğun ilgi gösterdi. Katılımcılar, konuşmalardan sonra etkinliğe katkı sunan akademisyenlerle birebir görüşerek merak ettikleri soruları yöneltme fırsatı buldu.

Milli Mirasın Taşıyıcısı Yeni Nesillere Mesaj

Programın sonunda yapılan kapanış konuşmasında, Kabotaj Bayramı’nın sadece bir tarihsel anma değil, aynı zamanda Türkiye’nin denizcilik geleceğine ışık tutan bir vizyon etkinliği olduğu vurgulandı. Piri Reis Üniversitesi’nin bu tür etkinliklerle milli hafızayı canlı tuttuğu ve denizcilik kültürünün genç nesillere aktarılmasında önemli bir rol üstlendiği ifade edildi.